Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

8 Ocak 2011 Cumartesi

ENRICO MACIAS


Akort Dergisi Kasım-Aralık /2005

Türkiye’nin Avrupa yolculuğunun başlangıcında Enrico Macias İstanbul’la kucaklaştı

 “AVRUPA TÜRKİYE’YE YAPTIĞINI İLERİDE PAHALIYA ÖDEYECEK”

İstanbul’da verdiği konser sonrası AKORT’un sorularını yanıtlayan ünlü sanatçı çok önemli açıklamalar yaptı.

“Türkiye birçok medeniyetin beşiği bir ülke olarak gerek tarihi zenginliği gerekse jeo-politik konumu açısından Avrupa Birliğinin içinde olmalı.”

 “ 70’e yakın şarkımın Türkçe sözlü versiyonu var. Bir şarkıyı Türkiye’de okuduğum zaman eşlik ediyorlar…Bu çok hoşuma gidiyor… Ama telif haklarımı ödemeyen tek ülke Türkiye…Sizi o kadar seviyorum ki ziyan yok…”

3 Ekim 2005, Türkiye’nin çağdaş dünyaya buyur edildiği ve Avrupa Birliği müzakerelerinin başlangıcı olan önemli bir gün olarak tarihe geçti. Kuşkusuz mutluyuz. Daha refah ve zengin bir Türkiye için Avrupa standartlarına uygun reformlar yaşayacağız. Ülke olarak önemli  bir sorumluluk da üstlendik, İslam dünyası ile  Hıristiyan alemi arasında bir barış köprüsü oluşturduk...  Bu berrak ufuklara giderken, 2 Ekim 2005 gecesi  başta Başbakan Recep Tayip Erdoğan olmak üzere Dışişleri Bakanımız Abdullah Gül  yoğun ve stresli saatler yaşadılar ve bizler de ulusça bu heyecanı birlikte yaşadık.
Bu önemli gecede bizlerin heyecanına ortak olan  bir Türk dostu sanatçıyla kucaklaştık. Bugüne dek din faktörünü kullanarak Türkiye’nin Avrupa’ya girmesini engelleyen ülkeleri protesto eden Enrico Macias, İstanbul’da hayranlarıyla buluştu.
Erguvan ve Diologue Media Group işbirliğinde düzenlenen 'İstanbul'dan Avrupa'ya Şarkılar' adlı etkinliklerin ilki olan Macias konseri, yaklaşık iki saat sürdü. Konser, şiddetli sağanak yağış altında geçmesine rağmen hayranları yağmurdan etkilenmeden yaşanan müzik ziyafetinden kopmadılar. Sanatçımız Ege de, Macias öncesi sahnede şarkılarını seslendirdi. Türkiye’nin Avrupa’ya geçiş müzakerelerinin en önemli dakikalarında  İstanbul’a koşan ve  Türkiye’yi  besteleri  ve kadife sesiyle destekleyen Enrico Macias’la, verdiği muhteşem konser sonrası Açık Hava’nın kulisinde buluştuk. Sanatçı  AKORT’un sorularını büyük bir samimiyetle cevaplandırdı.

Türkiye Avrupa Birliğine geçiş sürecinde şu an kritik bir noktada bulunuyor.  Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği konusundaki görüşlerinizi alabilir miyiz?Türkiye birçok medeniyetin beşiği olan bir ülke olarak, gerek tarihi zenginliği açısından gerekse jeopolitik konumu açısından Avrupa Birliği’nin içinde olmalı.

Din faktörü Avrupa Birliği’ne üye olmayı gerçekten etkiliyor mu? Bu konu hakkında Avrupa halkının görüşleri, düşünceleri ve sizin fikirleriniz nelerdir?Tabi etkiliyor. Avrupa ülkeleri Türkiye’yi Müslüman olduğu için aralarında istemiyor. 80 yıllık genç laik bir Cumhuriyeti görmeleri gerekir ama onlar bunun aksini yapıyorlar. Bu hatalarını ileride çok pahalıya ödeyecekler.
 Politikayla ilgileniyor musunuz?  Hayır politikayla ilgilenmiyorum. Ben Birleşmiş Milletlerin Büyükelçisiyim ve bu görevimi de yerine getiriyorum. Ben her kıtada her aktivitede bana düşen görev için adeta koşuyorum.

Siz dünyaca ünlü bir yorumcu ve bestecisiniz bu yüzden düşünceleriniz bizim için önemli. Türk pop müziği hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?Son yıllarda birçok genç sanatçı çıktı ülkenizde, hiçbirinin şevkini kırmamak lazım. Zaten iyi olanlar zaman içinde varlıklarını sürdürecekler.

Ülkemizde çok büyük bir hayran kitleniz var. Daha önce de Ajda Pekkan ve Gülben Ergen gibi Türk sanatçılarla çalışmalarınız oldu. Beğendiğiniz sanatçılarımız var mı?Hiçbir sanatçı diğerinin yerini dolduramaz. Ama Türkiye’de gördüğüm genelde hepsinin güzel kadınlar olması. En son “arkadaşımın aşkısın”  şarkımı söyleyen Petek Dinçöz, fotoğrafta gördüğüm kadarıyla çok güzel bir kadın. Ayrıca arkadaşım Mustafa’nın eşi Gülben ile de bir konserimde düet yaptık. Hazırlıklı değildi ama yinede çok güzel oldu. O da son kasetinde benim şarkımı okuyacakmış başarılar dilerim. Fikret Şeneş’in sözleriyle Ajda Pekkan yıllardır şarkılarımı okudu. O zaten ülkenizin süperstarı. Ayrıca Semiramis ve Ajda’yı çok severim.

Daha önce birçok kez ülkemizi ziyaret ettiniz. Kültürümüz, yemeklerimiz, müziğimiz, kısacası Türkiye hakkındaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Ben bir Osmanlı ailesinin çocuğuyum, yaşam tarzım Osmanlı kültürüdür. 500 sene evvel İspanya Kraliçesi Katolik Elizabeth bizi Hıristiyan olmadığımız için ülkeden attı. Osmanlı bizi kabul etmeseydi ne olurdu halimiz. Onun için Türklere müteşekkirim. Ayrıca 43 yıl evvel kardeşim kadar sevdiğim Erkan Özarman beni Türkiye’de meşhur etti. 70’e yakın şarkımın Türkçe sözlü versiyonları var. Bir şarkıyı Türkiye’de okuduğum zaman eşlik ediyorlar, bu da çok hoşuma gidiyor. Tenkit etmek için söylemiyorum ama telif haklarımı ödemeyen tek ülke Türkiye, sizi o kadar seviyorum ki ziyanı yok. Bu seferde İstanbul’da büyük bir sürprizle mutlu ettiler beni. Daha henüz tam açılmamış Boutique Hotel Riva’da misafir ettiler beni. Suit odalarına benim adımı vermişler. İçeri girdiğimde 45’lik plaklarımı gördüm. Odayı benim için hazırlayan Boutique Hotel Riva’nın sahibi Murat Çelikel’e ve Erkan Özarman’a teşekkür ederim. Bu arada Ankara Festivali konserlerinin yapıldığı salonda bir koltuğa adımı vermişler ve bunu çerçeveletip bana verdiler. Odamı Best Model Ebru Güzel dekore etmiş, ayrıca çok güzel bir hanım. Tüm best modeller konserime gelmişlerdi. Ancak bu sefer 20 saat kalabildiğim İstanbul’da beni çok şereflendirdiler. Marsilya’dan çok büyük fedakarlıklarla geldiğim İstanbul’da çok mutlu oldum…

Son olarak önünüzdeki  sanat çalışmalarınızdan biraz söz edebilir misiniz ?Yeni bir albüm çalışmasına başlıyorum. Albümün prodüktörlüğünü de oğlum üstlendi. Uzun bir aradan sonra müzikseverlere yeni şarkılarımı sunacağım için mutluyum.

TÜRK DOSTU ENRICO MACIAS VE YAŞAMI
Asıl adı Gaston Ghrenassia olan Enrico Macias  1938 yılında Cezayir’de doğdu. Zor ve ağır koşullarda geçen gençlik yıllarından sonra 1961 yılında Fransa’ya yerleşti. Fransa’daki ilk dönemlerini amatör müzik çalışmalarına ayırdı. Besteci ve yorumcu olarak kendini geliştirdi ve 1964 yılında tüm Fransa’ya kendini tanıtmayı başardı. Aynı yıl çıktığı uzun bir  konser turnesinde Lübnan ve Yunanistan’ın ardından Türkiye’ye geldi. Daha ilk gelişinde burada yoğun dostluklar kuran ve şarkılarıyla sevilen  sanatçı, Amerika’dan  Uzakdoğu’ya kadar uzanan bir hayran kitlesine erişti. 1981 yılında Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kurt Waldhaim Enrico Macias’ı  “Barış Şarkıcısı”  ünvanıyla ödüllendirdi.

Bize verdiği yanıtlarda da belirttiği gibi Enrico Macias, ülkemizde bestelerine en çok Türkçe söz yazılmış bir dünya starı özelliğini taşımakta. İşte bizde sevilen bazı Türkçe sözlü Enrico besteleri: “Hoş Gör Sen” – “Ağlama Yarim” (Ajda Pekkan), “Hey Gidi Günler” ve “İçtikçe İçmeli “ (Nilüfer)  Bu listeyi uzatmak mümkün ancak 70 kadar Türkçe sözlü bestesi karşılığında bugüne dek  Türkiye’den hiç telif alamaması ciddi bir araştırma konusu olmalıdır. Bizde son alarak “Zingerella” adlı şarkısıyla sevilen Enrico Macias’ ın  daha eski yıllarda unutulmaz parçalarını anımsayalım: “L,oriental”, “Oh Goutare Goutare”, “Adıeu Mon Pays”, “Mon Amı ,Mon Frere”  ve “Enfants De Tous Pays.
Ürettiği bunca güzel şarkısıyla Türk müzikseverlerin gönlünde taht kuran  Enrico Macias’ın  tılsımı, samimi olması ve Akdeniz müziğinin akla ilk gelen temsilcisi olmasıdır diye düşünüyoruz.












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder